Tedavi olmak ister misin ?
RANDEVU TALEP ET
Hastalıklara Geri Dön

Madde ile Oluşan Anksiyete Bozukluğu

Az miktarda alkolün, gerginliği azalttığı gözlenmektedir zira alkol kullanımı, anksiyete tedavisinde kullanılan ilaçlarla kimi yönlerden benzerlik gösterebilmektedir. Panik atakları olan hastalar, atakların sıklık ve şiddetini azaltmak için alkol kullanabilmektedirler. Anksiyete bozukluğu olanların self medikasyon amacı ile, kendi kendilerine, alkol kullanımına yöneldikleri ve sonuçta alkol bağımlılığı geliştirebildikleri görülebilmektedir. Bu noktada alkolün kısa vadeli bir rahatlama hissi için kullanılsa da uzun vadede panik ataklarda ve anksiyetede artışa sebep olduğu söylenebilmektedir. Aynı şekilde eroin ve esrar gibi maddeler de self medikasyon amacıyla yatıştırıcı/sakinleştirici olarak kullanılabilmekte ve uzun vadede anksiyeteyi artıran bir pozisyona gelebilmektedir. Kokain ,metamfetamin, ekstazi gibi uyarıcı maddeler ise daha çok yüksek his ve keyif alma amacıyla kullanılsa da kimyasal doğaları gereği anksiyeteyi yükseltebilmektedirler. Son olarak LSD, ketamin, nikotin gibi maddelerin kullanımı da dehşet duygusu (bad trip) yaratarak anksiyeteyi artıran bir etki gösterebilmektedirler.


Madde bağımlılarında anksiyete düzeyinin bağımlı olmayanlara göre anlamlı derecede daha yüksek olmasının nedenlerine baktığımızda şu şekilde açıklayabiliriz: Öncelikle birey, maddeye bağımlı olduğunda ve bunun bilinçli olarak farkında olup bırakmaya karar verdiğinde yalnızca dozu azaltma girişimi dahi kişide anksiyeteye sebep olabilmektedir. Bunun dışında maddeyi bırakma sonrası yaşanan yoksunluk belirtileri nedeniyle ortaya çıkan korku da anksiyeteyi artırabilmektedir. Maddeye bağlı anksiyete artışının bir diğer sebebi ise maddesiz hayatın korku yaratmasıdır. Kişiler, maddeye bağlı olmadan yaşamlarını nasıl sürdürebilecekleri konusunda endişe duyarlar ve hayatın getirdikleriyle başa çıkma konusunda sıkıntılar yaşayabilmektedirler. Tüm bu saydıklarımızın madde bağımlılarında anksiyete artışına sebep olabildiği söylenebilmektedir.


Randevu Talep Et

Alkol bağımlılarında alkol alımı kesildiğinde ya da azaltıldığında anksiyete belirtilerinin ortaya çıktığından bahsetmiştik. Panik ataklar, alkol bağımlılığında özellikle yoksunluk döneminde ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler yoksunluktan sonra birkaç ay boyunca bile devam edebilir. Bu durum anksiyete bozukluğundan farklı bir durumdur ve farklı şekilde değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca bu yoksunluk belirtileri panik atakla da çok benzerdir ve karıştırılabilmektedir. Kimi anksiyeteli alkol bağımlılarında anksiyete ve alkol kullanımı hemen hemen aynı zamanlara rastlamaktadır. Stres faktörünün ise her iki durumu da tetiklediği düşünülmektedir.


Alkol sorunları ile anksiyete bozuklukları arasındaki ilişkinin her bir anksiyete bozuklugu için farklı olduğu da ileri sürülmektedir. Agorafobi ve sosyal fobideki alkol sorunları daha çok bireylerin anksiyete semptomlarını kendi başlarına tedavi etmeye kalkmalarından kaynaklanırken, panik bozukluk ve yaygın anksiyete bozukluğu patolojik alkol kullanımının bir sonucu olarak ortaya çıkabilmektedir. Örneğin sosyal fobik bir kişi alkol alarak rahat hissetmek ve sosyalleşmede kolaylık sağlanması adına alkol kullansa da bir süre sonra alkol kullanımı ve bağımlılığı sorun haline getirilebilmektedir. Basit fobilerde ise alkolizm riski yüksek değildir. Yapılan çalışmalarda hem alkol bağımlılığı hem de anksiyete bozukluğunda genetik yatkınlığın önemli bir etken olduğuna dair kanıtlar bulunmuştur. Esrar gibi sıklıkla kullanılan maddelerin vücut üzerinde yarattığı fiziksel belirtiler panik atak tetikleyicisi olabilmektedir. Daha sonrasında ise panik bozukluk gelişebilmektedir. Esrar kullanımı ile agorafobi, depersonalizasyon, psikoz, koro, deliryum arasında da ilişki bulunmuştur. Panik atak daha çok yüksek dozda ve deneyimsiz kullanıcılarda gelişmektedir. Ergenlerde de ilk esrar kullanımı sırasında panik atak oluştuğunu bildiren yayınlar vardır. Kokain kullanımı sırasında da panik atak sıklığının arttığı bulunmuştur. Kokain kullananlarda panik atak oluşma riskinin genel popülasyona göre 13 kat arttığı saptanmıştır.

Randevu Talep Et
Daha Fazla Bilgi
Birlikte
Başarabiliriz
© 2024 Uzm. Dr. Elvan Çiçekçi. All Right Reserved.