Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Problem Odaklı Terapiler, travma, keder, öfke, suçluluk, kaygı, stres, korku, panik, gerginlik ve depresyon haricinde baş ağrısı gibi birçok fiziksel belirtiden kurtulmak için de sıklıkla kullanılmaktadır.

Freud’dan itibaren geleneksel psikoterapilerde terapistler, bir çözüm yolu geliştirmeye başlamadan önce danışanlarının sorunlarını kapsamlı bir şekilde analiz etmenin gerekli olduğunu varsaydılar. Çözüm odaklı terapistler ise terapötik değişim sürecini daha farklı görürler. Her sorunun mutlaka bir çözümü yoktur. Sorunu irdelemenin de çözümle çok ilgisi olmayabilir. Çözümlerin doğduğu yer, sorunların olduğu alanlardan ziyade olumlu yaşam deneyimlerinin olduğu yerlerdir.

Çözüm odaklı terapi, sorunun neden veya nasıl oluştuğundan daha ziyade danışanların sorunları çözme becerilerini ele alan bir terapi türüdür. Geleneksel terapiler sorun odaklıdır. Çoğunlukla aile terapilerinde biriken deneyimler ile çözüm odaklı terapiler geliştirilmiştir. Günümüzde çok kapsamlı uygulama alanı olan çözüm odaklı terapilerdeki yaklaşım, danışanların hayatlarını neyin, nasıl iyileştireceği konusunda bilgi sahibi olduğunu kabul eder. Danışanın kendi yönünü belirlemesi için ona yeni bakış açıları sunar. Geçmişten güç alır ama şimdi ve geleceğe odaklanır.

Çözüm için hedef belirleme, bu zamana kadar sorunla nasıl başettiğini sorgulama, kişinin kendi kaynaklarını ve güçlü yanlarını açığa çıkarma, sorunun olmadığı istisnai durumları irdeleme, sorunun olmadığı ve arzu edilen şeyin gerçekleştiği durumları inceleme gibi yöntemleri vardır.

  • İlişki zorlukları ve problemleri
  • Bağımlılıklar
  • Yeme bozuklukları
  • Öfke kontrolü
  • İletişim problemleri
  • Kriz müdahalesi gibi durumlarda çözüm odaklı terapiler etkilidir.