Sertleşme Bozukluğu Nedir?
Erkek cinsel organı olan peniste cinsel birleşme için yeterli sertliği sağlayamama veya cinsel faaliyet bitene kadar sertliği sürdürememe halidir.Sertleşmeme sorunu olarak da bilinir.
Yeterli sertliği sağlamada sorun vardır.Bu sorun duruma göre değişir.Mesela cinsel birleşme sırasında sertleşme sorunu olurken mastürbasyon sırasında sertlik sağlanabilir.
Sertleşme Bozukluğu her yaşta görülebilir.
Gençlerde sertleşme sorununun en büyük nedeni psikojeniktir.Performans göstermesi beklenen yerde sertleşme bozukluğu sıklıkla görülür.Sertleşme sorunu ileri yaşlarda daha sık görülür.Özellikle 40 yaşından sonra sertleşme sorunu artar.İleri yaşlı kalp damar hastalığı, şeker hastalığı olan kişilerde risk daha fazladır.
Sertleşme Bozukluğu Çok Görülür Mü?
Her 5 erkekten birinde görülür.Yaş arttıkça sorun da artar.40 yaş üstünde her iki erkekten birinde görülür.Sertleşme bozukluğu, erken boşalmadan sonra erkeklerde en çok tespit edilen sorundur.Doktora başvurma oranı en çok olandır.Çünkü bu sorun cinsel birleşmeye engel olur.
Sertleşme Bozukluğu İlaç Tedavisi?
Sertleşme sorunu çok nadir olarak hormon düzeylerindeki bozukluk nedeniyle ortaya çıkmaktadır.Bu durumda tedavi hormonların düzenlenmesine yönelik ilaç tedavisi olacaktır.Sertleşme bozukluğu olan erkeklerin yüzde doksanında fazlasında hormon düzeyleri normal olduğu için hormon tedavisi etkisizdir.
Sertleşme penise dolan kan sayesinde olmaktadır.Hormon eksikliği olmayanlarda penis damarlarını genişleten Sildenafil, Vardenafil, Tadalafil etken maddeli ilaçlar etkili olmaktadır.Viagra ilk bilineni ve en popüleridir.
Sertleşme Bozukluğunda İlaç Tedavileri Başarılı Mıdır?
Sertleşme bozukluğunun nedenine göre ilaç tedavi başarıları değişkenlik gösterir.Eğer bir hormon eksikliği ya da fazlalığı söz konusuysa buna yönelik tedavi etkili olmaktadır.
Bu ilaçlar penis damarlarını etkileyen sorunları olan kişilerde başarılı olur.Şeker, prostat, hipertansiyon gibi hastalıkları olanlarda sorunu çözmede başarılıdır.Ancak psikojenik kökenli sorunlarda etkili olmazlar.
Bu ilaçlar başağrısı, yüzde kızarma, hazımsızlık, nezle benzeri semptomlar, sırt ağrısı, görme bulanıklığı gibi yan etkiler yapabilmektedir.Merdiven altı bu ilaçları içeren ve taklit eden ürünler etki ve yan etkiler açısından kullanan kişinin sağlığına ciddi zararlar verebilmektedir.Kalp hastalığı olan hastalarda sertleşme bozukluğu sık görülürken bu ilaçların kullanımı çok riskli olabilmektedir.
Bu ilaçlar öyle pazarlanmaktadır ki, her alındığında her kişide sertleşme oluşturacağı iddia edilmektedir.Oysa ki bu ilaçların etki etmesi için cinsel istek ve uyarı şarttır.Cinsel istek ve uyarı olmadan ilaçlar sertleşme sağlayamaz.
Sertleşme sorunu olmadığı hâlde cinsel performansı artırmak ya da geç boşalabilmek için bu ilaçlar yersiz bir beklentiyle kullanılabilmektedir.Bu beklentilere bu ilaçların bir faydası olmaz.
Sertleşme Bozukluğunun Sebepleri Nelerdir?
Sertleşme bozukluğu bedensel ve psikojenik nedenlerle ortaya çıkmaktadır.Çoğunda neden psikojeniktir.Bedensel nedenlerden kaynaklanan sertleşme sorunu olan kişide bir süre sonra psikojenik nedenler eklenerek durum daha da ağırlaşır.
Sertleşme olacak mı, sertleşme olduğunda bunu sürdürebilecek miyim gibi kaygılar çok sık görülür.
Sertleşme Bozukluğuna Neden Olan Fiziksel Sebepler Nelerdir?
Sertleşme bozukluğuna sebep olan bedensel nedenler en çok damarsal ve sinirsel hastalıklar, hormonal nedenler, ilaçlar, alkol ve madde kullanımından kaynaklanmaktadır.
Damar tıkanıklığı, yüksek tansiyon, kandaki yağ oranında artma, hormonal nedenler, testosteron düşüklüğü, tiroit hastalıkları, şeker hastalığı, Parkinson, prostat ameliyatı, depresyon, tansiyon ve kalp ilaçları sertleşme bozukluğuna neden olabilir.
Sertleşme Bozukluğuna Neden Olan Psikolojik Sebepler Nelerdir?
Cinsel bilgi eksikliği, cinsel deneyimsizlik, ailede yetiştirilme biçimi, iş sorunları, maddi sorunlar, bedensel bir hastalığın ortaya çıkması, sakatlanma, yaşlanmayı kabullenememe, eşin hamile kalması, emzirmesi, menopoza girmesidir.Bir kez sertleşme sorunu yaşayan biri her cinsel ilişkiden önce sertleşme olamayacağına dair aşırı bir kaygı ve endişe duymaya başlarsa performans kaygısı gelişir.Bu başlı başına sertleşmeye engel olan bir psikojenik nedendir.Eşin yaklaşımı çok önemlidir.Eleştiren, küçümseyen eşin tutumu sorunu büyütmeye devam eder.
Sertleşme Bozukluğuna Sebep Olabilecek Risk Faktörleri Nelerdir?
Depresyon, alkol bağımlılığı, eş reddi, yaşlanma, şeker hastalığı, kandaki yağ oranında artma, kalp hastalıkları, hipertansiyon, alkol ve sigara kullanımı, bazı ilaçlar sertleşme sorunu yaratabilir.
Sertleşme Bozukluğu Gelişen Biri Ne Yapmalıdır?
Yorgunluk, stres, yoğun alkol gibi nedenlerden sonra sadece birkaç kez sertleşme sorunu olması normaldir.Bunu kafaya takıp her cinsel ilişki öncesi kaygı yaşarsa sertleşme sorunu devam edebilir.
Sertleşme Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?
Sertleşme sorunu ile ilgili detaylı öykü alındıktan sonra ayrı bir tanı değerlendirmesi yapılır.Lüzum halinde gerekli test ve tetkikler istenir.Altta yatan neden tespit edilir.Cinsel terapi ile psikojenik nedenlere bağlı sertleşme bozukluğu tedavi edilir.
Cinsel terapi 6-12 seans arası sürmektedir.Yeterli cinsel bilgi ve deneyimi olmayan, cinsel birleşmeye dair kaygıları olan bireye cinsel psikoegitim verilerek sorun tek seansta çözülebilir.Çiftin iletişim eksikliğine ve ilişkisine bağlı olarak cinsel sorunlar çıkmışsa, öncelikle ilişki terapisi ile sorunun düzelmesine yardımcı olunur.Bunu düzeltmeden cinsel sorunların düzelmesi zordur.
Bedensel nedenlere bağlı sertleşme sorunu varsa ilaç tedavileri ve nedene yönelik tedaviler yapılmalıdır.Vakum aletleri, penis protezi, penis içine iğne enjeksiyon tedavisi, hormon tedavisi gibi tedavi alternatifleri mevcuttur.
Sertleşme sorunu yaşayan erkek bunu mutlaka cinsel partneri veya eşiyle paylaşmalıdır.Sertleşme sorunu nedeniyle cinsel ilişkiden kaçınılır.Eşi bu durumda ilgisizlik ve başka bir kadının olduğu düşüncesine kapılabilir,aile huzurunu daha da bozabilir.
Cinsellik hayat devam ettiği sürece devam eder.Bu nedenle tedavide de yaş sınırı yoktur.Cinsel terapi çift olarak yapıldığında sorun tüm boyutlarıyla ele alınarak tedavi daha başarılı olmaktadır.